İngiltere’de Karantina Deneyimi
Karantina deyince genelde bir yerlerde kapalı kalma dışarı çıkamama gibi çağrışımları oluyor. Ama İngilte’deki karantina pek de böyle değil. Çünkü kapalı olan insanların aksine işyerleri ve kapalı sosyal mekanlar. Bu da az bir şey mi derseniz hiç değil ama yine de insanlara bir nebze özgürlük alanı bıraktığı söylenebilir.
Karantina başladığından beri insanlar eğer mümkünse evlerinden çalışıyorlar. Ya da evden çalışamayacak bir iş türünde çalışıyorlarsa maaşlarının yüzde 80’ini devlet karşılıyor. Gıda, ilaç, bahçe bakımı, züccaciye gibi alanlarda hizmet sunan mağazalar açıklar. İnsanlar bu mağazalarda satılanların dışındaki ihtiyaçlarını online alışverişlerle karşılıyorlar.
Okullar ise bu senin başından beri açıklar. Özellikle evden ve iş yerinden çalışmak zorunda olan tüm ebeveynler için bu çok büyük bir öneme sahip ve hükümette bunun farkında. Zaman zaman bazı okullarda vakaların görüldüğü sınıflarda iki haftalık kısmı bir izolasyon görülse de çocukların genel olarak sağlıklı olması, eğitimlerine devam edebiliyor olmaları ve sosyalleşebilmeleri hepimiz için çok değerli.
Özellikle hafta sonları, hafta içleri de hatta, parklar, nehir kenarları, bisiklet parkurları gibi açık alanlar hiç olmadıkları kadar dolu. İnsanlar günlük yürüyüşlerini yaparken başka bir haneden bir kişiyle de açık havada buluşup sosyalleşebiliyorlar. Hava durumu her zaman çok iç açıcı olmasa da, bu iklime alışkın insanları durdurabilen bir durum değil.
Tüm bunlara rağmen özellikle Londra’nın fuarlar, kermesler, aktivite ve eğlenceyle dolu geçmişini deneyimleyenler için bugünün normaline alışmak çok da kolay değil. Karantina biter bitmez özellikle barların dolacağına ben kesin gözüyle bakıyorum. Umarım tüm dostlarımızla ve ailelerimizle kucaklaşıp sosyalleşebileceğimiz günler hızlıca gelir.
Share this content: